Farz-ı kifâye, bazı Müslümanlar tarafından yapıldığında diğer Müslümanların üzerinden sorumluluğu kalkan, yapmayanların ise günahkâr olmayacağı farzlardır. Bu tür farzlar, toplumun genel menfaatini ilgilendiren ve bir kısmın yapmasıyla diğerlerinin üzerinden yükümlülüğün kalktığı işlerdir. İşte bazı örnekler:
Cenaze Namazı Kılmak: Bir Müslümanın vefatı halinde, cenaze namazının kılınması Farz-ı Kifâye'dir. Birkaç Müslüman bu namazı kıldığında diğer Müslümanların üzerinden bu sorumluluk kalkar.
Selam Almak ve Vermek: Bir topluluğa selam verildiğinde, içlerinden birinin selamı alması diğerlerinin üzerinden sorumluluğu kaldırır. Aynı şekilde, bir topluluğun selam vermesi de Farz-ı Kifâye'dir.
İslamî İlimleri Öğrenmek ve Öğretmek: Toplumun ihtiyacı olan İslamî ilimlerin (tefsir, hadis, fıkıh vb.) öğrenilmesi ve öğretilmesi de Farz-ı Kifâye'dir. Bu ilimlerle uğraşanlar olduğunda diğer Müslümanlar bu sorumluluktan kurtulur.
Hastalara Bakmak ve İhtiyaç Sahiplerine Yardım Etmek: Toplumda hasta olanlara bakmak, ihtiyaç sahiplerine yardım etmek gibi sosyal sorumluluklar da Farz-ı Kifâye kapsamındadır. Bir grup insanın bu tür işlerle ilgilenmesi, diğerlerinin üzerinden bu sorumluluğu kaldırır.
İyiliği Emretmek ve Kötülükten Sakındırmak (Emr-i bi'l-ma'ruf ve nehy-i ani'l-münker): Toplumda iyiliği yaymak ve kötülükten sakındırmak da Farz-ı Kifâye'dir. Bu görevi yerine getirenler olduğunda diğer Müslümanlar bu sorumluluktan kurtulur.
Ne Demek sitesindeki bilgiler kullanıcılar vasıtasıyla veya otomatik oluşturulmuştur. Buradaki bilgilerin doğru olduğu garanti edilmez. Düzeltilmesi gereken bilgi olduğunu düşünüyorsanız bizimle iletişime geçiniz. Her türlü görüş, destek ve önerileriniz için iletisim@nedemek.page